TÜRKİYE-AVRUPA BİRLİĞİ (AB) İLİŞKİLERİNDE 1990'LI YILLARIN ANALİZİ
Journal: Uluslararası Sosyal Bilimler Akademi Dergisi (USBAD) / International Journal of Social Sciences Academy (Vol.2, No. 3)Publication Date: 2020-06-25
Authors : Diğdem SOYALTIN COLELLA;
Page : 26-56
Keywords : Türkiye; Avrupa Birliği; demokratik koşulluluk; Gümrük Briliği; 1990lar; ders çıkarma;
Abstract
Avrupa'da bütünleşme süreci 1990'lı yıllarda önemli dönüm noktalarından geçmiştir. Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET)'nun kurulması ile başlayan bütünleşme süreci önce Avrupa Topluluğu daha sonra da Avrupa Birliği (AB) adı altında ülkeler arasında siyasi ve ekonomik iş birliğini teşvik etmiştir. AB, 1990'larda ulus-üstü özellikler taşıyan bir yapıya dönüşmüştür. Bu derinleşme adımlarını Merkez ve Doğu Avrupa Ülkeleri'nin genişleme sürecine dahil olmaları takip etmiştir. Bu genişleme sürecinde aday ülkelerin siyasi koşullarından dolayı AB, adaylık koşullarını yeniden düzenleme ve koşulluluk mekanizması ile daha kapsamlı bir demokratikleştirme politikası oluşturma yoluna gitmiştir. AB, 1990'lı yıllarda hem genişleme hem derinleşme ile uğraşırken, Türkiye 1980 askeri darbesi sonrası siyasi istikrarın sağlanması ve demokrasinin tesis edilmesi için adımlar atmakla meşgul olmuştur. Türkiye'de koalisyon hükümetleri, siyasi ve ekonomik istikrasızlıklar ile birlikte anılan 1990'lar AB'nin Türkiye'de siyasi açıdan radikal demokratik değişikliklere yol açacak kadar derin, kesin ve güçlü bir etki yaratmasını önlemiştir. Bu nedenle Türkiye'de AB'nin demokratik etkisini ele alan çalışmalar genelde 1999'da adaylık statüsünün kazanılmasından sonraki döneme odaklanmıştır. Literatürdeki bu boşluğu doldurmayı amaçlayan bu çalışma Türkiye'nin AET ile 1963'te imzaladığı Katılım Ortaklığı Antlaşması ile kurumsal bir kimliğe bürünen ilişkilerin 1990'lı yıllar boyunca geçirdiği sürece odaklanmış, 1990'lı yılların AB-Türkiye ilişkilerinin gelişimine olan etkilerini incelemiştir. Bulgular göstermektedir ki 1990'lı yıllarda taraflar arasında Gümrük Birliği ile geliştirilen ticari ilişkiler siyasi bağların gelişmesi için bir altyapı oluşturmuş, taraflar arsında sosyalizasyonu sağlamıştır. Daha da önemlisi 1990'lı yıllarda Türkiye'de yaşanan politik ve ekonomik istikrarsızlıklar AB adaylık statüsünün alınması için gerekli olacak demokratik zeminin oluşmasını sağlamış, siyasi aktörler için bir ders çıkarma ve öğrenme sürecine dönüşmüştür. Bu öğrenme sürecinin verdiği ivmeye demokratik koşulluluğun güçlü etkisi de eklenince Türkiye'de adaylık statüsünün kazanıldığı yıl olan 1999'dan 2000'lerin ortasına kadar ile çok kapsamlı reformlar yapılabilmiştir.
Other Latest Articles
- MİLLİ KORUNMA KANUNUNDA 1946 VE 1954 DEĞİŞİKLİKLERİ
- TÜRKİYE'NİN 200 YILLIK İKTİSADİ TARİHİ
- KAPADOKYA BÖLGESİ’NDE YEREL PAYDAŞLARIN EKOTURİZME YÖNELİK GÖRÜŞLERİ
- SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMEN ADAYLARININ 21. YÜZYIL ÖĞRETEN VE ÖĞRENEN BECERİLERİNİN İNCELENMESİ
- HANS CHRİSTİAN ANDERSEN MASALLARI ÜZERİNE BİR İNCELEME
Last modified: 2021-01-11 05:10:28