ResearchBib Share Your Research, Maximize Your Social Impacts
Sign for Notice Everyday Sign up >> Login

Ottoman Lapseki and it’s Architectural Buildings /// Osmanlı Devrinde Lapseki ve Mimarlık Eserleri

Journal: SANAT TARİHİ DERGİSİ / Journal of Art History (Vol.22, No. 2)

Publication Date:

Authors : ;

Page : 149-187

Keywords : Ottoman period; Gâzi Süleyman Paşa Mosque; hammam; bath; fountain; Lapseki; Osmanlı devri; Gâzi Süleyman Paşa Câmii; hamam; çeşme; namazgâh; Emir Süleyman Burgazı.;

Source : Downloadexternal Find it from : Google Scholarexternal

Abstract

Lapseki (antique Lampsakos), strategically located on the north side of the Çanakkale Strait, in the shore of Anatolia, was conquered by the Turks in the early 14th century. For the transition from Anatolia to the Gallipoli peninsula, this city is serves as a major port and today many of the structures of its built during the Ottoman period has been disappeared now. Among these the citadel, Tower of Emin Süleyman, imâret and mosque belongs to the Foundation of Uzbek, Karavansarai of Cerrah Hamza, city hans, a bathhouse and namazgah hill can be considered. The Mosque of Gazi Süleyman Paşa (Ulu Mosque ? was built up in the mid of 14th cent.) was renovated in 1896-1897, which is one of achieve to come up to these days. The mosque is depending on the tradition of Kufa plan and has a simple architecture, which it seems to be only niche of the mihrab and base of minaret is original. The remains of the small bath on the eastern side of mosque is "mansion bath" type and can be dated to the late 19th - early 20th century. The Sherife Ayşe Hatun fountain (1768) among the city's fountains, is similar to the 18th century provincial examples. Although, other fountains in the city is dating the late Ottoman period, do not show a remarkable feature in terms of architecture.]]] [[[TR= Çanakkale boğazının Marmara denizi çıkışında Anadolu kıyısında yer alan Lapseki (antik Lampsakos) 14. yüzyıl başlarında Türkler tarafından fethedilmiştir. Anadolu'dan Gelibolu yarımadasına geçişte önemli bir liman işlevi gören şehirde Osmanlı döneminde inşa edilen yapıların çoğu yok olmuştur. Bunlar arasında kale, Emir Süleyman Burgazı, Özbek Vakfı'na ait imâret ve câmi, Cerrah Hamza Kervansarayı, hamam, şehir hanları ve bir namazgâh sayılabilir. Bugüne ulaşabilen eserlerden Gâzi Süleyman Paşa (Ulu) Câmii (14.yy. ortaları), M.1896-1897 yılında onarılarak yenilenmiştir. Kûfe plan geleneğine bağlı basit bir mimariye sahip olan câmide, sadece mihrap nişi ile minare kaidesi özgün görünmektedir. Câminin doğu tarafındaki küçük hamam kalıntısı “konak hamamı” tipinde olup, 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyıl başlarına tarihlenebilir. Şehirdeki çeşmeler arasında Şerîfe Ayşe Hatun Çeşmesi (M.1768), 18. yüzyılın taşra örneklerine benzemektedir. Diğer çeşme yapıları da Geç Osmanlı dönemine tarihlenebilmekle birlikte; mimarî açıdan dikkate değer bir özellik taşımazlar.

Last modified: 2017-01-16 02:28:31